Futbol / türk futbolu

Her yeni sezon öncesinde futbol izleyicisinin dikkatini ve hevesini arttıran en önemli husus şüphesiz transferdir. Taraftarlar tuttukları takımlara yeni katılacak oyuncuları sabırsızlıkla bekler. Transfer sayısı ve kalitesi arttıkça, taraftarın takımına ve yeni sezonda gelebilecek şampiyonluğa olan inancı artar. Transfer, gelecek vaadeden bir oyuncu yada isim yapmış bir yıldız oyuncu da olsa umudun estirdiği olumlu hava, futbolsevere sihirli bir değnek etkisi yapar. Başarısız geçen bir sezonun ertesinde tüm taraftarlara ümit aşılar. Futbol kulüpleri de yeni transferin bu etkilerinin bilincinde olarak transfer sezonuna büyük önem verirler. Bu anlamda transfer dönemi, hayal kırıklığıyla geçen bir sezonun ertesinde camia ve taraftarın gazını almak, rakiplere gövde gösterisi yapmak, kulüpler içinde önemli mevkiiler de yer alanlar içinse konumunu sağlamlaştırmak amacı taşır sıklıkla. Türk futbolunda her dönem önemli bir husus olduğu ve her kulübün kendince kurduğu sistemler ile geliştirildiği anlatılan altyapı oyuncu havuzu, birkaç istisna haricinde hedeflenenin altında meyve verdiğinden türk takımları varlığından şüphe duymadığı altyapı potansiyelini layığıyla kullanamadı. Türk takımları çareyi dönemin gereği olarak oyuncu izleme scout sistemine geçmekte buldu . Tüm dünya ve avrupa futbolunda kulüpler, uzun bir süreç dahilinde oluşturdukları etkin scout sistemi ve yetkin ekipler vasıtasıyla yetenekli ve yüksek potansiyele sahip genç oyuncuları kadrolarına katmayı başardılar. Özellikle avrupa ülkelerinin futbol kulüpleri, verimli altyapılarının da yardımıyla scout sistemini de pekiştirerek genç oyuncuların tespit ve gelişiminde tekel durumuna geldi. Ucuz ve makul fiyatlara yetiştirip parlattıkları oyuncular, özellikle almanya, hollanda ve ingiltere gibi ülkelerin liglerinde boy gösterdi. Elde edilen potansiyel ve oyuncu grubu bazen takımlarda yeteneklerini sergileyerek sportif anlamda ön plana çıkarken, bazı oyuncular ise sahip oldukları poransiyel dahilinde avrupanın üst düzey takımlarına transfer olarak takımlarına maddi anlamda kazanç getirdiler. Türk futbolunda henüz gelişim aşamasında olan, emekleyen scout sistemi, liglerimize istenen düzey ve nicelikte genç oyuncuları taşıyamadı. Türk futbolunda scout sistemi öncelikle uluslararası bir isime, tanınırlığa ve üne sahip oyuncuları takımlarımıza kazandırmaya yönelik bir aracı durumunda. Scout sisteminin ülkemizde amacı dahilinde işleyemeşinin nedeni, potansiyel genç yeteneklerin genelde bilindik avrupa takımları tarafından tespit edilmesi, talep ile orantılı olarak astronomik bonservis bedelleri, avrupa takımları ile aramızdaki yüksek uçurum ve genel türk futbolseverlerin potansiyeli olan gençleri değil, ismi, yeteneği ve kariyeri olan garanti isimleri tercih ve talep etmesidir. Bu hususa bağlı olarak, genellikle taraftarların isteği ve ısrarı üzerine transfer edilen 'veteran' yeteneklerin yaşadıkları adaptasyon ve sakatlık sorunları, yüksek ücret ve prim talepleri genç yeteneklere rahmet okutsa da türk futbolseverin zihninde ki mükemmel transfer, scout sisteminin eseri genç yetenekler değil.